Bandırma Ticaret Borsası tarafından düzenlenen Karbon Emisyonlu Döneme Hazırlık Semineri’nde, Türkiye’nin karbon emisyonlarını azaltma taahhüdü ve Avrupa Birliği’nin karbon düzenlemesi konuları ele alındı. Seminerde, tarım sektörünün iklim değişikliğinden en çok etkilenen ve neden olan sektörlerden biri olduğu vurgulandı. Konuşmacılar, karbon emisyonlarının azaltılması ve sürdürülebilirliğin, doğal alanların korunması ve iyileştirilmesiyle mümkün olduğunu belirtti. Seminerde ayrıca, iş insanları ve uzmanlar tarafından konular değerlendirildi ve katılımcılara plaket verildi.
Bandırma Ticaret Borsası tarafından Karbon Emisyonlu Döneme Hazırlık Semineri gerçekleştirildi.
Seminerin açılışında konuşan Bandırma Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Can Ata Tan, dünya ülkelerinin iklim değişikliğinin önlenmesiyle ilgili çalışmalarını 1994 yılında başlattığını anımsattı.
Tan, 2015 yılında 197 ülkenin ortak bir sözleşmeye imza attığını hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Türkiye bu protokole geç de olsa 2021 yılında dahil oldu. Ülkeler, bu sözleşmeyle 2030 yılına kadar yüzde 50, 2050 yılına kadar da yüzde 100 karbon emisyonlarını azaltma taahhüdünde bulundular. Avrupa Birliği, kendi sanayisini ve istihdamını korumak amacıyla geliştirdiği ‘sınırda karbon düzenleme’ mekanizmasını Ekim 2023’te devreye soktu. Türkiye, 1 Ocak 2026’dan itibaren Avrupa’ya ihraç edeceği karbon içeriği fiyatlandırılmamış mallar için vergi verecek. Bu verginin Türkiye’ye yıllık maliyeti 1,5-2 milyar avro olarak hesaplanıyor.
Hükümet, buna hazırlık için pilot uygulama takvimini belirledi. 15 Ekim 2024 ile 15 Ekim 2026 tarihleri arasında karbon emisyonu en çok olan sanayi, çelik, enerji, inşaat gibi sektörler bu uygulamada öncelikli olacak. Tarım sektörü, iklim değişikliğinden en çok etkilenen olduğu gibi bu değişikliğe neden olan sektörlerden biridir. Bu nedenle tarımsal faaliyetleri yaparken yeni tarımsal yaklaşımlar belirlemek zorundadır. Her zaman hatırlatmamız ve unutturmamamız gereken şudur; sera gazı emisyonlarının azaltılması ve sürdürülebilirliği, ormanların, sulak alanların, deniz ve kıyı ekosistemlerinin, çayırların, tarımsal alanların korunması ve iyileştirilmesiyle mümkündür.”
Seminer, gazeteci Sefer Levent’in moderatörlüğünde, iş insanı Osman Kocaman ve İlkay Yücebilgiç ile uzman Mehmet Ali Topçu’nun değerlendirmeleriyle devam etti.
Bandırma Belediye Başkan Yardımcısı Aydın Yağar ve Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Boz, Bandırma Ticaret Odası Başkanı Adem Yılmaz ve Erdek Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Uz’un da katıldığı etkinliğin sonunda konuşmacılara plaket verildi.