Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, süneyle mücadele kapsamında düzenlenen bir programa katılarak, iklim değişikliğiyle mücadele konusunda çalışmalara devam ettiklerini belirtti. Yumaklı, zararlı popülasyonuna karşı yapılan mücadelenin önemine vurgu yaparak, biyolojik ve biyoteknik mücadeleyi öncelendiklerini ifade etti. Ülkede üretilen ürünlerde zararlılarla mücadele kapsamında yapılan çalışmaların sadece belirli bir bölgeyle sınırlı olmadığını ve tüm üreticilerin katılımının önemli olduğunu vurgulayan Yumaklı, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle başa çıkabilecek kabiliyete ve bilgi birikimine sahip olduğunu söyledi.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Gün geçtikçe iklim değişikliğinin etkileri bizi daha fazla zararlıya, dönemsel farklılıkların daha çok olduğu ciddi bir mücadeleye sevk ediyor. Ülkemiz bununla başa çıkabilecek kabiliyete ve bilgi birikimine sahip.” dedi.
Yumaklı, Ceyhan ilçesi Küçükburhaniye Mahallesi’nde buğday ekili tarlada süneyle mücadele kapsamında düzenlenen programa katıldı.
Adana Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürü Miraç Yayla’dan bilgi alan Yumaklı, süneyle mücadele konusunda Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğünün önemli görevi olduğunu belirtti.
Zirai mücadeleden daha çok biyolojik ve biyoteknik mücadeleyi öncelediklerini dile getiren Yumaklı, yapacak çok iş olduğunu ve mücadeleye devam ettiklerini söyledi.
Yayla da bu yıl Adana’da 100 bin süne parazitoitinin doğayla buluşturulacağını, şu an bulundukları tarlaya da 10-15 bin parazitoit salınacağını bildirdi.
“Zararlı popülasyonuna karşı mücadele devam ediyor”
Bakan Yumaklı, buğday ekili tarlaya süne parazitoiti salınmasının ardından yaptığı konuşmada da ülkede üretilen ürünlerde özellikle zararlılarla mücadele kapsamında bugün burada faaliyette bulunduklarını ifade etti.
Mücadelenin sadece buradaki faaliyetle sınırlı olmadığını belirten Yumaklı, “Türkiye’nin dört bir tarafında özellikle iklim değişikliğinden kaynaklı daha da artan dozda bir zararlı popülasyonuna karşı hem üreticiler hem Bakanlığımız hem de sivil toplum kuruluşları el ele vererek mücadeleye devam ediyorlar. Eğer bu mücadele yapılmazsa özellikle hububatta yaklaşık 3’te 1’e kadar ürün kaybına sebep olabilecek zararlı popülasyonu oluşabiliyor.” diye konuştu.
Yumaklı, biyolojik mücadeleye ilişkin çok yoğun çalışmalar yapıldığını dile getirdi.
Süne ve Akdeniz meyve sineği gibi çok ciddi şekilde ekonomik kayba sebep olacak zararlılarla mücadelede, biyolojik ve biyoteknik mücadelenin önemini anlatan Yumaklı, şunları kaydetti:
“Bugün de burada süneyle ilgili özellikle hububatta çok yoğun bir şekilde zarar veren, süne zararlısına karşı süne parazitoiti salımı yapıldı. Arkadaşlarla beraber bununla ilgili kısa bir bilgilendirme yaptık ancak şunu söylemem gerekir; bu sadece belirli bir bölgede, belirli bir zaman dilimi içinde değil, hakikaten çok uzun dönemleri alan, hem AR-GE faaliyetleri hem bilgilendirme faaliyetleri hem de bunun uygulanması hasebiyle ciddiye alınması gereken 360 derece bir mücadele. Umuyorum ki hem bugün hem de bundan sonraki dönemlerde bu mücadeleye bütün üreticilerimiz çok ciddi bir katılım sağlayacaklardır. Bu ekonomik kayıpların sadece belli bir bölgeyi etkilemediğini tekraren belirtmek isterim çünkü bu dönemde burada süne zararlısına karşı bir mücadele yürütülürken, Karadeniz Bölgesi’nde de kahverengi kokarcayla ilgili başka bir mücadele yürütülüyor. Gün geçtikçe iklim değişikliğinin etkileri bizi daha fazla zararlıya, dönemsel farklılıkların daha çok olduğu ciddi bir mücadeleye sevk ediyor. Ülkemiz bununla başa çıkabilecek kabiliyete ve bilgi birikimine sahip. Yeter ki biz mücadelemize herhangi bir şekilde ara vermeden ya da yavaşlatmadan devam edelim.”