Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine bağlı Karakeçi Köyü Camii’ne 65 bin TL elektrik borcu çıkarıldığını öne süren CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, “Faturalar eline tutuşturulan cami imamı, köy halkından para istiyor. İmam, yüz yüze görüşemediği köylüleri ise telefonla arayarak ‘Faturaları ödeyemezsek caminin elektrikleri kesilecek’ diyor” ifadelerini kullandı.
CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin Siverek Karakeçi Köyü Camii’ne 65 bin TL fatura borcu çıkardığını iddia etti.
Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine bağlı Karakeçi Köyü Camii’ne 65 bin TL elektrik borcu çıkarıldığını söyleyen Mahmut Tanal, cami imamının faturayı ödeyebilmek için köy halkından para toplamaya çalıştığını söyledi.
Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla konuyu gündeme getiren Tanal’ın açıklaması şöyle:
“Şanlıurfa halkının hayatını zindana çeviren özel elektrik şirketi DEDAŞ, Siverek Karakeçi Köyü Camii için 65 bin TL’lik elektrik borç çıkardı. Faturalar eline tutuşturulan cami imamı, köy halkından para istiyor. İmam, yüz yüze görüşemediği köylüleri ise telefonla arayarak, ‘Faturaları ödeyemezsek caminin elektrikleri kesilecek. Elektrik faturalarının ödenmesi için desteğinizi bekliyoruz’ diyor.
“DEDAŞ’IN FATURA TANZİMİNDE ŞEFFAFLIK YOK”
DEDAŞ’ın neye dayanarak Siverek Karakeçi Köyü Camisi’ne bu borcu çıkardığı bilinmiyor. DEDAŞ yetkililerinin, borcun kaynağını soranlara, “Caminin elektrik abonesinin bulunmadığını, vergi numarası üzerine fatura düzenlendiği” bilgisini aktardığı iddia ediliyor. DEDAŞ’ın fatura tanziminde bile şeffaflık yok. İbadet yeri olan camiye bu muameleyi reva gören DEDAŞ, vatandaşa neler yapmaz. İbadethaneler ücretsiz olduğu halde iktidar, yasal hükmü yerine getirmiyor. DEDAŞ karşısında iktidar, kanuna uyulmamasına bile göz yumuyor.
“PARA TOPLAMAK İMAMLARIN GÖREVİ DEĞİL”
Diğer yandan cami imamlarının, fatura ve ibadethanelerin diğer giderleri için cemaatten para dilenmek zorunda bırakılması, hepimizi yaralıyor. İmamların görevi fatura ödemesi için para toplamak değil, cami ve mescitlerde dini hizmet sunmaktır. Daha önce imamların karşılaştığı sorunlara ilişkin Meclis’e sunduğumuz araştırma önergesinde de belirttiğimiz gibi Diyanet, ödenek ayırmadığı için camilerin masrafları, imamların omuzlarına yüklenmektedir. Görevli oldukları caminin ihtiyaçlarının karşılanmasından, eksikliklerinin giderilmesinden sorumlu tutulan imam-hatipler, kaynak arayışı sürecinde maddi ve manevi olarak yıpranmaktadır. Cami imamları, atandıkları ibadethanenin eksikliklerini, cami cemaatinden para toplayarak, kişi ve kurumlardan bağış talep ederek, şayet var ise cami dernek ve vakıflarından destek alarak ya da kendi imkanlarıyla tamamlamaya çalışmaktadır.
Cami ses sistemleri, ihtiyaç duyulan hoparlör, megafon ve mikrofon gibi ekipmanlar bile cami imamları aracılığıyla temin ediliyor. Yeterli kaynak bulamayan cami imamları, ihtiyaç duyulan elektronik cihazları kendi maaşlarıyla satın almaktadır. Camilerin ihtiyaç ve masraflarının karşılanması adına ve müftülüklerin talimatıyla sürekli para toplanması, cami imamlarını rahatsız etmektedir. Cami cemaatiyle karşı karşıya gelen imamlar, zaman zaman ‘Para isteyecek yüzümüz kalmadı’ şeklinde isyanlarını dile getirmektedir.”